Mazot, sebze ve gıda ürünleri arttığı için de et fiyatları arttı,

Şubası;Mesleğimiz sonuçta gıda sektörü üzerine olduğu için ilerleyen yıllarda daha da ileriye gitmesini talep ediyoruz,

Şubası,Artık devir ve zaman değişti hiçbir şey eskisi gibi değil eskiden babam beni işe koyarken ustama eti senin kemiği benim derdi bunu demesinin amacı al bu çocuğu öldür değil bu çocuğu al yetiştir demektir.

Ahmet SUBAŞI Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ; Haşimiye aşağı çarşıda kasap esnafıyım.Bu meslek benim baba mesleğimdir, biz aslında sülalece kasabız ve ben çocukken babamın yanında çıraklık yapıyordum sonra yaşım ilerledi ve dükkân açtım.Genel olarak aşağı çarşıda koyun, kuzu ve dana üzerine kesim yapılır ve bu çeşit etlerin satışı yapılır.Örneğin kurban bayramında hayvanın gözlerini bağlayan da var bağlamayan da var, hayvanın gözlerini bağlamak daha iyidir çünkü hayvan ürkmesin diye yapılır. Biz kasap olduğumuz için hayvanın ayaklarını bağlamıyoruz ama bayramda bağlanır ve boğazının alt tarafı ‘Bismillah Allah-ü ekber’ diyerek bıçakla kesilir ve en doğru kesim budur, ondan sonra derisi yüzülür ve kemiklerinden ayrılır. Bizim burada hayvanı kemiğinden ayırırız parça ve kıyma olarak satarız.Kesim yaparken masat, bıçak, kanca ve satır kullanılır. Biz kasabız ama sakatat üzerine çalışıyoruz ciğer, yürek, böbrek ve kelle eti satıyoruz bunun yanında hafta da 1 – 2 gün de et satışı yapıyoruz.  Örneğin büyük marketlerin açılması ister istemez küçük esnafa etki etti, büyük marketler ve büyük şirketler olduğu için biz kalfa veya çırak bulmakta zorlanıyoruz. Örneğin biz burada çalışan personele 150 – 200 lira veriyoruz ama büyük markette çalışan insanlar asgari ücret ve  sigorta alıyorlar, demek istediğim biz bunları karşılayamayıp zorlanıyoruz bu konuda sorunlarımız var. Çırak değil de kalfa konusundan örnek verecek olursak, bir kalfa benim yanımda çalışacak olursa günde 150 lira alacak ama başka bir şirkette veya markette çalışacak olursa benim vereceğim ücretin üstünde bir fiyat kazanacak o yüzden bulunmuyor.Biz kasap çırağıyken ustamız bize kızardı, bağırırdı, döverdi ama biz eve gittiğimizde ailemize ustamız bize bunları yaptı diyemezdik çünkü biliyoruz ki bunu söylesek ailemizden de dayak yiyeceğiz. Şuan bir çırak burada çalıştığı zaman çırağı değil vurmak bir laf bile söyleyemiyoruz, çünkü çocuk kızıp işi terk ediyor bunun yanı sıra zaten aileden de destek alıyor hal böyle olunca da ister istemez ne kalfa ne de çırak yetişiyor. Artık devir ve zaman değişti hiçbir şey eskisi gibi değil eskiden babam beni işe koyarken ustama eti senin kemiği benim derdi bunu demesinin amacı al bu çocuğu öldür değil bu çocuğu al yetiştir demektir, babam o gün bu lafı söylemeseydi ben bugün burada dükkân sahibi olamazdım. Maalesef şuan aileler çocuklarını her hangi bir mesleğe göndermiyorlar, her halde artık devir değişti insanların paraları çoğaldı ya da çocukları çok kıymetli oldu o yüzden gelecek nesilde de esnaflar kalfa ve çırak sorunu yaşayacaklar, bu soruna bir çözüm bulunabilir mi bilmiyorum.Aileler çocuklarını herhangi bir mesleğe yönlendirseler çok iyi olur çünkü günümüzde görüyoruz ki madde bağımlısı genç ve çocuk sayıları çok fazla, en azından aileler bu sorunun önüne geçmiş olurlar. Eğer her bir baba çocuğunu bir ustanın elinin altına verirse hem gelecekte bizim gibi dükkân sahibi ve usta olur hem de çocukları dışarıda ki madde bağımlılığından kurtulmuş olur. Benim ailelere vermek istediğim mesaj budur, çocuklarını mesleğe göndersinler evde oturtmasınlar çünkü çocuk boşta kalınca ya gidip madde bağımlısı olacak ya da gidip hırsızlık yapacak ama bir ustanın elinin altında yetişirse daha iyi olur diye düşünüyorum.Biz burada fakir kesimlere hitap ediyoruz o yüzden bize fazla bir etkisi olmadı ama illa ki bizim dışımızda ki diğer kasaplara etkisi olmuştur.Şuan bizim aşağı çarşıda aşiret kesimleri olduğu için işlerimiz 11. aydan başlayıp 5. aya kadar devam ediyor,       aşiret kesimi dışarıya mevsimlik işçi olarak gittikleri için 5. ay ile 11. ay arasında işlerimizde durgunluk olur, mevsimlik işçiler buraya tekrardan döndüklerinde işlerimiz açılmaya başlar.Bizim aşağı çarşıda sakatat çok tüketildiği için zamların bize çok bir etkisi olmadı ama diğer ilçelerde bu mesleği yapan esnafları etkilemiştir. Şuan da bizim burada koyun eti satılıyor bundan esnaf etkilenmiyor ama insanlar illa ki etkilenmişlerdir. İnsanlar evlerine misafir davet ediyorlar ve bir lahmacun yapmaya kalksalar sadece  bunun yanında soğan ve biberi sayarsak maliyeti artıyor. Bu da ister istemez halkı etkiliyor. Şanlıurfa da et şuan ucuz çünkü diğer iller ile karşılaştıracak olursak burada et ucuz.     Kıyaslama yapacak olursak her hangi bir değişlik olmadı, şuan bir hayat pahalılığı olabilir ama bu her yerde var ama şuan bizim işimizde her hangi bir değişiklik olmadı. şimdi ise mazot, sebze ve gıda ürünleri arttığı için de et fiyatları arttı, herhangi bir değişiklik olmadı durum aynı diyebilirim.Hayvanları hayvan pazarından alıyoruz orada Şanlıurfa tabiri ile bizim cambazlarımız var onlar daha ucuza veriyorlar ve aldıktan sonra da kesimhaneye götürüyoruz orada 1 gün et dinlendikten sonra dükkâna getiriyoruz.Mesleğimiz sonuçta gıda sektörü üzerine olduğu için ilerleyen yıllarda daha da ileriye gitmesini talep ediyoruz, ben daha iyi yerde olacağını düşünüyorum çünkü gün geçtikçe et ürünlerine talep artıyor ayrıca millet olarak kebaba ve ete düşkün bir milletiz, halkımızı aşağı çarşıya bekleriz çünkü gerçekten burada et ürünleri çok ucuz.dedi.